27 Nisan 2017 Perşembe

Emzirmek = Oturduğun yerde kilo vermek


     Kesinlikle şanslıyız abi, emziren anneler olarak.
     Düşünsene mama hazırlama derdi yok, ağlıyor nasıl susturcam derdi yok, bir zararı olur mu derdi yok. Yok yani. Allahın bir lütfudur emzirmek kesinlikle, bol bol şükür ister.
     Ama tabi anne sütünün de yarayışlı olması için dikkat etmek gereken bir nokta  var; o da yediklerinin protein ve vitamin yönünden zengin olması, ha bir de eğer gaz sorunu olan bir bebeğiniz varsa gaz yapmayacak besinler tercih etmek ve soğuk olan her şeyden uzak durmak çok çok çok önemli! İkincisi aşşşıırrı önemli!
     Yürüyün hanımlar, sütü artıran, bedene iyi gelen bir aktivitedir yürümek. Bebeğinizi alın ve yürüyün. Hem ona hem size çok iyi gelir. Mışıl mışıl uyur :)
     Bol bol bol bol su! Vücudunuzda yeterli miktarda su olmazsa zaten yaşayamaz nalları dikersiniz o ayrı da 😁 süt üretiminizde ve sütün kalitesi de düşer. İçeceksin bacım, sevmiyorum yok, madem o çocuğu yaptın, i-çe-cek-sin! Bunu ona borçlusun sen, senin sorumluluğun bu. Yiyemem içemem şımarıklığını kes bi kere, paşalar gibi yiyeceksin o brokoliyi, ıspanağı. Kompostonu da içeceksin, suyunu da.
   
Bütün bunları yaparsanız zaten kilo kilo yağ yakarsınız. Emzirmek bu süreci hızlandıran ilahi bir hediye❤️🌹
Emzirmeseniz bile yukarda saydığım önerilerime uyarsanız yine kilo verirsiniz. Bunlarla sağlıklı yaşamın gerekleri zaten. 
Bendenize gelecek olursak ; 52 kiloyla hamile kaldım, 76 veya 77 kiloyla doğurdum. Hacı bütün yediklerim vücutta kaldı, hepsini depoladım. Bade mi kaç kilo doğdu? 2.950😄 şaka gibi, ben 25 kilo aldım ve Bade hanımzade 3 kilo bile doğmadı😄 
Doğumdan iki ay sonra 67 kiloydum. İki yıl sonra ise 52! Çalsın sazlar oynasın kızlar 💃💃 hoobbbaaa! 
Şimdi sarkmış kaslarımı toparlama zamanı. 
Google playde egzersiz programı buldum ona göre çalışacağım Allahın izniyle. 
Alkali suyumu da içiyorum. Yediklerime pek dikkat etmedim emzirmeyi bıraktığımdan beri. Aaa bak bunu atladım, Bade iki yaşındayken kestim sütten. Şimdi 2 buçuk yaşında ve ben  son 6 ayda hiç yemediğim kadar abur cubur yedim. Resmen kafesinden kaçmış aslanlar gibiydim😄 öyle yedim, efsane yedim. 
Şimdi yeniden yapılanma süreci başlasın. 
Sonuçları paylaşırım. 

23 Nisan 2017 Pazar

Hem Ulusal Bayram hem Kandil❤️

   
         Ben çocukken her 23 Nisan yağmurlu ve soğuk geçerdi. Kutlamalarda mutlaka folklor oynardık ve donardık. Fakat hep mutluyduk. Bir şeyler yapmanın verdiği o haz çok güzeldi. Çocuk aklımızla neden yaptığımızı tam olarak kavrayamasakta yine de mutlu olurduk.
         Şimdiki çocuklar da bizim gibi mi? Yoksa bu konuda da bilgisayar tembeli mi? Kafkas oyunları oynamak yerine minecraft mı tercih ediyorlar? Allah aşkına televizyonun, televizyonu geçtim ampulun olmadığı yıllarda bu çocuklar ne yapıyordu? Nasıl oyalanıyorlardı? Ne yapıyordu büyüklerimiz? Onların yaptıklarını biz neden yapamıyoruz?
   
    Kafamda deli sorular...

    Teknoloji hayatımızı kolaylaştırıyor evet, hamdolsun, nankörlük edemem. Bununla birlikte rahatta batıyor sanki,bunun doğrusu nasıl olurdu acaba? Ne kadar televizyon telefon laptop varsa evde kaldırsak mı bir süre?
   Kesin kafayı yeriz 😄
 
   Uzun lafın kısası
   23 Nisan Ulusal egemenlik ve çocuk bayramımız kutlu mutlu olsun, dünya döndükçe Allah bizlere kutlamayı nasip etsin.

   Bir de bugün miraç kandili, sevgili peygamberimizin göğe yükseltilip cenneti ve cehennemi gördüğü gün. 3 ihlas 1 fatiha okuyup sevabını peygamberimize, ashabına, sahabeye, ehli beyte ve sevdiklerimize hediye edelim.
 
   Dünya dualarla döner. Bol bol dua edelim, sevabını üstümüzde bırakmayalım, hediye edelim. Şükür namazı kılalım, tövbe namazı kılalım. Boş bir an yakalayınca iki rekat daha namaz kılalım, onunda sevabını, namaz kılamayanlara hediye edelim.
  Güzel şeyler bunlar.


 Allah hepimize güzel günler göstersin hem burada hem ahirette... Amin🌹
   

20 Nisan 2017 Perşembe

Kullandığım Bebek Deterjanları❤️ Evde doğal Sıvı Deterjan yapın!

       
   
      Merhaba canımcım, ben yine geldim. Gelesim geliyor napayım😊
      
    Ben yine acayip hayati bir konuyla karşınızdayım 😄 Aslında ciddi bir konu bu kimyasallar. Alerji, çeşitli cilt hastalıkları, kanser, solunum yolu rahatsızlıklarıyla yakın ilişki içindeler. Yani sırf mikropları değil insanları da kırıyor. Bir işi ya tam yapacaksın yada hiç bulaşmayacaksın mantığı, hmmm acaba bende bir kimyasalım🤔 hahaha biri beni durdursun, ne kadar kötüydü bu espri 😄
      Tamam tamam konuya geçiyorum.
      İlk çocuk olduğundan mütevellit etrafımdan gördüğüm ve doğruluğunu sorgulamadan kabul ettiğim ve kullandığım ürünler oldu. Sanırım herkesin evinden bir kere de olsa geçti Hacı Şakirin granül sabunu. Evet bende ilk olarak onu aldım, kıyafetleri daha doğmadan bebek programında yıkadım. Yumuşatıcı olarakta 'elma sirkesi ' kullandım. Yanlış okumadınız, bildiğiniz elma sirkesi. Mikrop kırıyor, kireç çözüyor ve yumuşatıyor. Sandığınızın aksine çamaşırda hiçbir koku da olmuyor. Yıllardır kullanıyorum çok memnunum. Hem makineye hem çamaşıra faydası var ve kimyasal değil. Evde kendiniz de yapabilirsiniz,tamamen doğal olsun derseniz.
           Fakat daha sonra hem  fiyatını gereksiz pahalı bulduğumdan hemde kokusu beni çok rahatsız ettiğinden Roxy toz sabunu kullandım,memnun kaldım.
        Derseniz ki ben daha doğal bir şey istiyorum, öyleyse doğallğından emin olduğunuz bir sabunu rendeleyin, kullanın derim. Ben o kadar sıkıntıya gelemiyorum  şekerim. Alıyorum,  döküyorum bitiyor. 😊
       Kendi deterjanınızı kendiniz yaparken esans yağları da kullanın derim. Şuraya onlarla ilgili birkaç tatlış bilgi bırakıyorum, çoluk çocuk eş dost akraba faydalanın;
   

      Lavanta ; rahatlatır.
      Papatya; sakinleştirir.
      Çay ağacı; antibakteriyeldir.
      Portakal  ; lekelerin giderilmesine yardım eder.
       
          Size bir kıyak daha geçeyim ve evde doğal SIVI DETERJAN tarifi vereyim 😊
       
         Malzemeler
         1 litre su
         1 kalıp zeytinyağlı sabun rendesi
         Yarım su bardağı boraks
         1 su bardağı çamaşır sodası

1 litre suyu kaynatın. Kaynamış suya rende sabunu ekleyin ve eriyene kadar karıştırın. Eriyince çamaşır sodası ve boraksı ekleyip yine karıştırın. Sıvı deterjanınız hazır. İyi günlerde kullanın 😊
           
                Deterjan bazen katılaşabiliyor, biraz su ekleyin düzelecek.


16 Nisan 2017 Pazar

Değişen Türkiye Düzeni / Değişti mi yine Ülkemin Düzeni?!

       Ülkem yeniden ikiye bölündü.
       Alevi-Sünni olduk,solcu-sağcı olduk,ülkücü-devrimci olduk, Türk-Kürt olduk, Erkek yukarı-Kadın aşağı olduk, Osmanlıcı-Türkiyeci olduk  nihayetinde Hayırcı-Evetçi olduk. Sonu gelecek gibi değil. BIK-TIK!
      Yeni getirilmeye çalışılan sistem, daha doğrusu artık getirilmiş olan sistem ne işimize yarayacak bilen varsa beri gelsin?
    Sen kalk 15 yıl iktidarı elinde tut ama ne terörü bitir ne yoksulluğu bitir ne de cinayetleri bitir,  sonra kalk sorun bizde değil sistemde, de! Böyle bir mantıksızlık yok ama varmış, hatta bunun arkasından gidebilen birde %51 varmış. Önlerinde saygıyla eğiliyorum çünkü daha büyük bir saçmalık duymadım yahu. Daha büyüğüne sıra gelince onların önünde de eğiliriz sıkıntı yok 😄
      Ne diyeyim Allahın dediği olur diyeceğim ama Allah katından şerli iş çıkmaz. Bu olsa olsa şeytandandır. Şeytanı Tanrı bellemiş olan küresel çeteleri arkasına almış olan siyasetçiler elbet birgün kaybedecekler. Dilerim o kaybediş günü gelmeden tövbe edip Allah'a sığınırlar. Rabbimden dileğim budur.
     Endişeliyim.
     Kendim için, kızım için, eşim için, ailem için... Çok endişeliyim, geleceğim için, sağlığım için.Parktaki ağaç için, sokaktaki kedi için. Yeni doğmuş bebek için endişeliyim.  Doğru olan bu değil, bu doğru değil. Bu yanlış. Bu çok yanlış.
     Güvenmiyorum.
     Türk siyasetçilerin hiçbirine güvenmiyorum.
     Bu kafa yorgunluğuyla nasıl yaşanır bilemiyorum.
     Umarım yanılıyorumdur. Her şey çok güzel olur gelecek günlerde. Önümüzde duran bu kapıdan geçince bizleri inşaAllah cennet bahçeleri bekler. (dediğime kendim bile inanmıyorum ki😆) Temennim bu. Ama biliyorum ki yanılmıyorum..
     Böl-parçala-yönet taktiğinin bölme kısmı geçildi bence. Şimdi parçalama sezonundayız. Hep birlikte izleyeceğiz bu filmi.
     Belki duymuşsunuzdur Grimm kardeşlerin bir masalı var adı 'Balıkçı ile Karısı'. Fakir bir balıkçı bir gün sihirli bir balık yakalar, balık onu suya geri bırakırsa eğer bir dileğini yerine getireceğini söyler. Balıkçı karıma bir sorayım der. Karısı güzel bir ev ister. Olur. Sonra memnun olmaz hep daha fazlasını ister. En sonunda güneşin ve ayın imparatoriçesi olmayı ister. Bunun üzerine Balık verdiği her şeyi geri alır. Yeniden fakir hayatlarına geri dönerler.
      Bence siz bu masaldaki kıssadan hisseyi kaptınız. Ee anlayana sivrisinek saz 😉
     Diyeceğim o ki ; Allah verir sınar, alır sınar. Arsızlığa, aç gözlülüğe lüzum yok. Şükür enerjisinde kalmak gibisi yok.
   
     Ülkemi ve Atatürk'ü ve bu ülke için iğne ucu kadar da olsa iyi bir şey yapmış, yapan ve yapacak olan herkesi seviyorum.
   
     
     

12 Nisan 2017 Çarşamba

Bugün Motivasyon Günü Olsun! ☀️



   Her şeyi unutun beş dakika için, sakin bir köşe bulun oturun. Sakinleşin ve okumaya başlayın...
     
    Bol su için. Kahvaltıda çok, öğlen yemeğinde orta, akşam yemeğinde az yiyin. Ağaçlarda ve bitkilerde yetişen yiyecekleri daha çok, fabrikalarda yapılan yiyecekleri daha az yiyin.
          Hiçbir şeyi içinize atmayın, ibadet ve dua için zaman ayırın. Her gün on-otuz dakika yürüyün ve yürürken gülümseyin. Hayatınızı başkalarınınkiyle karşılaştırmayın. Onların sıhhatinin nasıl olduğuna dair hiçbir fikriniz yok. Kontrol edemeyeceğiniz olumsuz düşüncelere sahip olmayın. Bunun yerine enerjinizi şu an için harcayın. Nefes aldığınız her anın kıymetini bilin, keyfine varın.
Sadeliğin güzelliğini keşfedin. Hayatı çokta ciddiye almayın. Fani olduğunuzu hatırlayın. Bir gün elbet burayı terkedeceksiniz.
Kıymetli enerjinizi başkaları hakkında konuşarak boşa harcamayın. Kötü zandan kaçının. Kıskançlık ve çekememezlik zamanın boşa harcanmasıdır. İhtiyacınız olan her şeye zaten sahipsiniz.
         Geçmiş meseleleri unutun. Kişilerin geçmiş hatalarını hatırlatmayın. Bu durum mevcut mutluluğunuzu bozar. Hayat birisine kin duymak için çok kısa. Kimseden nefret etmeyin. Geçmişinizle barışın ki şimdiki zamanı bozmasın.
        Hayatın bir okul olduğunu ve öğrenmek için burada olduğunuzu unutmayın. Aldığımız dersler bir ömür boyu devam eder.
         Daha fazla gülümseyin ve pozitif olmaya çalışın.
         Her tartışmayı kazanamak zoruda değilsiniz. Aynı fikirde olmasanızda anlaşın.
       Ailenizi sık arayın.
       Her gün diğerlerine iyi bir şeyler verin. Gülümseme,iltifat, yardım, destek vb.
      Herkesi her şey için affedin.
      70 yaşından büyük ve 6 yaşından küçük kimselerle vakit geçirin.
      Başkalarının sizin hakkınızda ne düşündüğü ile ilgilenmeyin. Doğru olanı yapın. Yanlışlarınız içinde pişman olmayın. Ne oluyorsa yada olmuyorsa hayrımıza olduğu içindir.
       Allah (cc) her şeyi iyileştirir. Şu an farketmesekte yaşadığımız her şey iyiliğimiz içindir. Bir durum iyi veya kötü olsun, nasılsa değişecektir. Durumları kabullenin.
      Nasıl hissederseniz hissedin;kalkın, giyinin, ortaya çıkın.
     En iyisine henüz sıra gelmedi
     Canlı olarak uyandığınız için Cenabı Allah'a şükredin.
    Maneviyatınız mutluluğunuzdur. Hislerinizi önemseyin. İnanın, dua edin, gerekeni yapın ve gerisini ilahi akışa bırakın.
Hoşçakalın, mutlu kalın! 

5 Nisan 2017 Çarşamba

Bebeklerde uykusuzluk, gaz sorunsalı. Bonus olarak emzirmeye bağlı yaralanmalar ve doğal merhem yapımı 😊

https://www.facebook.com/Badeningunlugu/
      
           Merhaba canımsss, 
  Her ne kadar başlık buram buram profesyonellik koksa da yok bacım amatörleri ağlatan bir acemiliğin yürek burkan öyküsüdür bu... (bu kısımda ağlayacaksınız😊) 
      Her önüme gelen çok bilmişin 'kız bebeklerde gaz çok nadir olur' demesiyle, kendi kızımın kız olduğundan şüphe ettirircesine maruz kaldığım söylemlerden mi  başlayayım? Kız bebeği olan arkadaşlarımın 'ben hiç gaz sorunu yaşamadım' demesinden mi dem vurayım? Yoksa hepsini es geçip kendi deneyimi mi anlatayım? En iyisi ilk olarak bir tavsiye ile başlayalım; 
    ☀️size kendinizi kötü hissettirenlere ya kulaklarınızı tıkayın ya da sus deyin! Bununla birlikte bebeğinizi asla ve asla ve asla başka bebeklerle kıyaslamayın! 
     D vitamini kullanmaya başlamamızla başlayan bir süreçti bizimki. Gaz sancılarını ona bağlamanın doğru olmadığını söylüyor doktorlar ama kayınvalidem d vitamini gaz yapar diyor. Sanırım kayınvalidem daha doğrusunu biliyor 😊 15. Günde başlanıyor bildiğiniz gibi vitamine, heh işte tam o kara gün başladı 6 ay devam etti. Aman Allahım o ilk gün neydi!? Bade çırpına çırpına ağlıyor, uykusundan sıçrıyor. Korkuyor, korktukça daha çok ağlıyor. Sürekli sancı geliyor, tek güvenli yer olarak gördüğü anne sütünü istiyor, sürekli... Yeşim'in göğüs uçları yara olmuş, acıdan duramıyor, her emzirmede yarası dağlanıyor ama emzirmezse Bade uyuyamıyor, ağlıyor. İki gün geçer diye bekledik, evde 4 çocuk büyütmüş bir kadın var ama o da bilemiyor neler olduğunu, neyse gittik doktora. Gaz sancısı dedi. En azından hasta değildi çocuk buna da şükür. Bir gaz damlası yazdı ne yazdığını hatırlamıyorum şimdi, çıktık hastaneden eczaneye girdik. Reçete de yazan damladan kalmamış, eczacı bize kendi kızına kullanıp memnun kaldığı damlayı verdi. Adı 'Maflor'. Allah bu damlayı akıl edenden, üretenden, Türkiye'ye getirenden, aracı olandan, bize öneren eczacıdan razı olsun! Öyle bir memnun kaldık anlayacağınız. O gece rahat bir uyku çekti benim minik afacanım. Fakat olay bununla bitmiyor, ben gaz yapıcı bir şey yediğimde o sancılar geri geldi yine uyutmadı, aşırı dikkat ettim yediklerime. Mesela bulgur pilavına mutlaka kimyon koydum, kimyonlu rezene çayı içtim. ( bu arada Bade'ye gaz damlası kullanmadan önce rezene falan filan denedik olmadı hacı) Kuru fasulyeyi iki üç su kaynattık öyle pişirdik. Dutlu elmalı komposto içtim. Yaptım yani bir sürü şey, ama bir gün hiç unutmam, komposto soğuktu, bardağa koydum ısınsın diye, Bade'nin uyku vakti yaklaşmıştı bekleyemeden içtim o soğuk kompostoyu! Bilin bakalım sonra noldu; tabiki bütün gece uyumadı. Nihayet uyuduğunda sabahın 5iydi. 
          Ay ben neler çektim. Ne istediğimi yiyebildim ne içebildim. Canım neler istedi hiçbir şey yapamadım.. Sırf gaz değildi ki bir de alerji sorunu vardı. Acı yemeyi bir kenara bırak çavdar ekmeği bile yiyemedim. 
        Ay ben neler çektim😢
        Gaz ve alerjiyle gelen rahatsızlık, göğüs uçlarının yarılması, uykusuzluk, yorgunluk hep ruh dengemi alt üst etti. En dibe vurdum, bunu ciddi ciddi hissettim. Bununla birlikte en dibe vurmanın harika bir yanı var, daha derin bir dip olmadığı için o andan sonra yükselmeye başlarsınız. Anka kuşu gibi önce yanar kül olur, sonra o küllerden doğarsınız. Nefes aldıkça umut var. 
         Emzirmenin getirdiği müthiş (!) sonuçlarrdan biri olan göğüs ucu yarılmasının acılarını yaklaşık 4 ay çektim. O kremler falan hikaye boşu boşuna çocuğu zehirlemeyin. Bu tarifi sağınıza solunuza önünüze arkanıza yazın. Eş dost bacı kardeş arkadaş ihtiyaç sahiplerine dağıtın! Büyük sevap işlersiniz. 
     Tarif şu;
      Birkaç ayva çekirdeğini bir çay bardağına koyun yarısına kadar su ekleyin, jel kıvamı alana kadar bekleyin. Jel kıvamı aldıktan sonra bir tutam pamuğa yedirin. Tahriş olan bölgeye koyun, bunun üzerine göğüs pedini arka yüzü gelecek şekilde yerleştirin. Ön yüzünü koymayın sakın jeli emer bir anlamı kalmaz. Arka tarafı emici yapıda olmadığı için pamuğun ıslak kalmasını sağlayıp o bölgeyi sürekli tedavi etme eğiliminde olacak. Pamuğu hergün değiştirin, iyileşene kadar, ki hızlı acısız ve doğal bir merhemdir bu. Sıfır endişe! 
           Hoşçakalın canımsss! ❤️


 

Bu çocuklar bizimle mutlu mu?

               Anladığım kadarıyla çocuk dediğimiz yaradılış, mutlu doğuyor ve hatta mutlu olmaya devam ediyor. Ta ki sahip olmayı öğr...